Dünyamız, son yıllarda pek çok sorunla karşı karşıya. Savaşlar, terör, şiddet, yoksulluk, adaletsizlik, eşitsizlik, ayrımcılık, ırkçılık, iklim değişikliği gibi sorunlar, insanlığın geleceğini tehdit ediyor. Bu sorunların çözümü için, insanların birlikte hareket etmesi, işbirliği yapması, anlayış göstermesi ve sevgi beslemesi gerekiyor. Peki, barış ve anlayış dolu bir dünya mümkün mü? Bu sorunun cevabı, aslında hepimizin kalbinde saklı.
Barış ve anlayış dolu bir dünya, neden zor olsun ki? Neden uzakta olsun ki? Herkesin kalbinde sevgi olsa, nefret ve şiddet son bulsa, barış ve anlayış dolu bir dünya hayal değil, gerçek olabilir. Sevgi, insanın en güzel duygusudur. Sevgi, insanı mutlu eder, iyilik yapmaya teşvik eder, başkalarının acısını paylaşmaya yönlendirir. Sevgiyle bakan bir insan, kendine benzemeyen insanları da sevebilir. Çünkü sevgiyle bakan bir insan, her insanın eşsiz ve değerli olduğunu bilir.
Zenginlik ve hırs, neye yarar ki? Başkalarını ezmek, neden mutlu eder ki? Zenginlik ve hırs uğruna başkalarına zarar vermek, insanın doğasına aykırıdır. İnsanın doğası, paylaşmak ve yardımlaşmaktır. İnsanlar arasında adalet olsa, eşitlik ve özgürlük artsa, zenginlik ve hırs yerini paylaşma ve yardımlaşmaya bıraksa, barış ve anlayış dolu bir dünya hayal değil, gerçek olabilir. Adalet, insanın en temel hakkıdır. Adaletle yönetilen bir toplumda, insanlar mutlu ve huzurlu olur. Eşitlik ve özgürlük ise insanın en doğal ihtiyaçlarıdır. Eşitlik ve özgürlük sayesinde insanlar kendilerini geliştirir ve topluma katkı sağlar.
Kendine benzemeyen insanları sevmek, ne güzel bir duygu! Ne büyük bir erdem! Herkesin farklılığına saygı duysak, birlikte yaşamanın tadını çıkarsak, barış ve anlayış dolu bir dünya hayal değil, gerçek olabilir. Farklılık, insanlığın zenginliğidir. Farklı olan insanlardan öğrenebiliriz, onlarla işbirliği yapabiliriz, onlarla dostluk kurabiliriz. Farklı olan insanları sevmekle kendimizi de sevmiş oluruz. Çünkü hepimiz farklıyız ama aynıyız.
Barış ve anlayış dolu bir dünya hayal değil, gerçek olabilir aslında. Herkesin sorumluluğu var bu konuda. Bir adım atalım, değiştirelim dünyayı. Barış ve anlayış dolu bir dünya için hep birlikte çalışalım. Unutmayalım ki; "Bir mum diğer mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez." (Mevlana)