Uykuya dalmış yıldızlar, sessizliğe bürünmüş gece, Gecenin kollarında sızan bir yorgunluk hissi,

 


Göçün Şiiri

Uykuya dalmış yıldızlar, sessizliğe bürünmüş gece, Gecenin kollarında sızan bir yorgunluk hissi, Bir uykusuzluğun ardından ruhumun pes ettiği, Ve ölümün gölgesi düşmüş etrafa.

Sonsuzluğun kucağında bir yolculuk var, Bir gizemli vadide yürüyorum yavaşça, Gözlerim karanlığa alışırken, tenim buz keser, Ve sessizliğin derinliğinde yankılanır sesim.

Kırılganlık var her adımda, yıpranmışlıkla birleşmiş, Yaşamın telaşı geride kalırken ardımda, Ve geçmişin anıları, bir film şeridi gibi akıp giderken, Göçün hüznü yükselir içimde .

Dostlar, sevdiklerim, hepsi geride bırakılmış, Bir hüzün dalgalanır gönül okyanusumda, Ama umut hala yanı başımda, aydınlık bir ışık gibi, Ölümün karanlığında parlayan yıldızlar gibi.

Bir gün gelecek, rüzgarlar silecek izimi , Adım adım yok olacağım bu koca evrenden, Ama hatıralarım, kalplerde sonsuza kadar yaşayacak, Ve ölümsüz hatıralarda kalacağım.

Ölümün gizemi, kaderin en büyük sırrıdır, Bir sonun başlangıcı, bir dönüşümün anahtarı, Ve yıldızlar arasında bir yolculuk başladığında, Göçmen ruhlar sonsuzluğun sırrına erecek.

Şimdi, karanlığın içinde yürüyorum sessizce, Göçün yoldaşı melekler eşlik ediyor bu yolda, Birlikte akıyoruz sonsuzluğun bilinmeyen denizine, Ölümün kollarında, yaradana yürüyoruz.

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski